Sayfayı Yenileyerek ya da Başlığa Tıklayarak Arşivde Dolaşabilirsiniz

İnsan ~ Ruh - Saf Kendi - Öz Zat ~ Nefs - Ben-lik

Biz "Ruh" derken "Min Ruhi" buyurulan İnsan'ın Saf Kendi-Öz Zatını kastediyoruz. Kalbin Hayatı olan Sıfat Tecellilerinden gelen Manevi Halini, Mecazi Aşkını kastetmiyoruz. Yani İnsan'ın Saf Kendi, Öz Zatı derken, Ben-"lik"i değil "Ben"i işaret ediyoruz. İnsan elim ayağım bedenim kalbim derken belki ancak bunlar ona yani o asıl Zâtına tahsis edilmiş Nurlar olduğu açıktır; biz "benim" diyemeyeceği kadar "kendi" olan öz varlığını kastediyoruz. Sıfat Tecellileri, Esma Terkibi olmıyan, Zâti Tecelli olan "Ruhu", Nefis çamuruna batmamış, Dünya tozuna bulanmamış Mukaddes "Sen"i kastediyoruz. Ve elbette "İnsan" derken bütün bunların cem'i söz konusudur; lakin dikkat edersen anlarsın bütün Nurların Tecelli etmesine sebep olan da, Kendimden dediği o Ruh'ların Dünya Yaşamına indirilişidir. Yani bütün Nurlar ve asıl Yaşam da böylece görürsün ki "Kendi Ruhumdan üfledim" dediği bu Ruh'un Varlığı, Hayatı sebebiyle meydana gelmektedir. Allah O'nu Kendinden yarattığı için Nurları içinde asıl Nur da böylece onun kendisi olmuştur. Şunu da anla ! Biz "İnsan" derken nasıl Kafir ve Mümin, Sıfat kastetmiyorsak, "Ruh" derken de öyle, unutmuş yahut unutmamış o "Belâ!" diyenleri kastediyoruz ! Bunları anlıyamaz itiraz eder halde isen Ameli Değerlerden, Amellerine güvenmekten, Zâtiyet'e, Zâti Değerlere yükselememişsin demektir !