Sayfayı Yenileyerek ya da Başlığa Tıklayarak Arşivde Dolaşabilirsiniz

Ruh ~ Adem ~ Mecaz ~ Halk ~ Melekiyyet

İster Şeyh ol ister Mürid ! Allah'dan bir Ruh olduğu hakikatine eren kişi için Allah (cc) ekmek su gibi olur, ancak O'nda rahat bulabilir, ancak O'nda, O'nunla sükun bulabilir ; kainat sevgisinde, insan (!) sevgisinde değil ! Diyorsun ki Halkta bul, Ruh sana burda üflenecek, yani hem dışa bağlıyorsun Ruhunu -ki Ruh dediğin o kişinin ta kendisidir- sonra o insanın anlayıp anlayacağı şey ne oluyor ? İşte bir yaşam enerjisi ! bir insan sevgisi ! bir "Haller" ! Bu Ruh üflenmesinin mecaz anlamıdır hakikati değil ! Hakikatini kişi ancak kendinde bulur Halkta değil ! Hakk'ta bulur Hakk'ta ! O'na dışarıdan üfleme değil isterse fırtına tufan olsun o yine anlamaz ne olduğunu, neyden olduğunu ! Toprağa Ruhundan üfledi de o Ruh'u o toprakla Cennet'den Dünya'ya indirip Çamura bulamadı mı ? Ne oldu şimdi senin Ruh üflenmesi Mecazın ? Hani "Adem", hani senin metaforlarındaki "Beşer" ve "Ruh Üflenmesi" ? Meleklerin itirazı o Ruh'a mı, Adem'e mi, Beşer'e mi, Halife'ye mi ? Senin metaforlar ne oldu ! Bir beşeri mi Halife kılacaksın ! Melekiyyet ! Ruh Üflenmesini sırf mecaz anlamıyla kullanan kişinin dili dolanmıştır ! İster Şeyh ol ister Mürid, bak şimdi ben sana ne anlattım ? Sen ne diyorsan Mecaz, onun Hakikatini dedim ! Anlarsan dilini dolandırma mecaz'ın hakikatini göstericem diye ! Sen çok doğru anlattın ben yanlış ! Bu dille Hakikat gözükmez !