Sayfayı Yenileyerek ya da Başlığa Tıklayarak Arşivde Dolaşabilirsiniz

Tasavvuf Nefs Ruh Matrix Budizm Din

'Matrix mi Kaldı Hikmet?' Deyip de Nasibinden Olmaman Dileğiyle...

http://youtu.be/2wdKlWXyUkc

2. Dakikadan sonra ekranlarda görülen neo'lar, neo'nun "nefs" "katmanlarının" matrix tarafından yapılan bir dökümü... Aynen "senin benim" "nefsimin" "işleyişi" nasılsa, işte tıpkısının aynısını göstermiş orda elin gevuru :)... Yani "nefs nedir?" , "Nefse uymamak nedir?" diye sorarsan işte aynen orada sadece bir neo'da (nefste) gördüğün tüm neo'ların (nefsin hallerinin) toplamı olan; herkezin içinde bulunan "işleyiş mekanizması/program !!!"... Kalp ise onun dışında cereyan eder.

"Ruh nedir?" diye sorarsan da filmin bu bölümü üzerinden olmak sınırlılığıyla tüm neoların (nefs katmanlarının/hallerinin) içinden tek bir en yüksek neo'nun "çıkmasına "rehber" sebep olan" O "özü"... Yani aslında filmde söylendiği gibi "seçim" değil "Ruh" tur kök sebep... Fakat neo "nefsinin hallerinden/katmanlarından" "seçimleri doğrultusunda" en son vardığı noktaya yani ruhuna vardığından kendisinde ruh zaten "açık"... Yani Kendini Biliyor.. Ruh açık olması sebebiyle de nefsindeki hiç bir "hal" onu ruhundan (bu anlamda hakikatten/batın manasıyla ise Kendisinden bir Ruh olan Hakk'dan) koparmayıp, tekrar tekrar dirilmesine imkan buluyor. Bak dikkat et ne çıkıyor bu hakikatten!!

Eğer ruh olmasaydı ortada sen olmadan sadece yaratışlar olurdu bir... İki, o ruh sana (yani sen olan özün) "yol gösterici olamasaydı" o seçimler ve getirdiği değişken haller arasından sürünür, ruhunun varlığı mevcut bulunduğu halde, O'ndan bir Ruh olduğun halde nefsinin hallerine kul olman sebebiyle "O'na asla çıkamaz/yol bulamaz!!!" ve bir ruh olduğun halde bunu inkar etmiş olman sebebiyle! o "nefsin" perişan olmuş başını kaldıramaz halde ebediyen rüzgardaki bir çöp poşeti gibi savrulur dururdu!!! Şimdi OKU ve bana nefsinin hallerine! kapılmadan!! (nefsinin hallerine/katmanlarına) kapılmadan hakikati söyle, "nefsine" tanıdık geliyor mu?

Sonra onu (vücudu) düzenli bir şekle sokup, kendi ruhundan üfledi ve sizin için işitmeyi, o görmeleri ve gönülleri yaptı. Siz çok az şükrediyorsunuz! (Secde Suresi, 9)

Burada Mimar neyi sembolize ediyor diye sorarsan "ruh bulunmayan,"yapay" nefs" i sembolize ediyor...(Matrixin neo'lara kıl olup güdememesi sebebiyle delirmesi fakat hiç bi şekilde yok edememesi de bu yüzden) Ki işte insanın ruhuna değil nefsine uyması sebebiyle film konusu içinde teknolojiyi kendisine köle yapmaya çalışırken tam aksine (ruhu olmaması sebebiyle imkan olmasa da film olarak) teknolojinin bilinçlenip, insanın nefsini kul haline getirmeye çalışmasıdır... Yani aslında insanın kendi nefsine tapıp doğal olarak şirk ile kendi nefsine kul olması haliyle de zulme uğraması... Çıkan sonuç ise "nefsine uyma güzel kardeşim"...Yoksa ruh diyerek nefsine kul köle olur sonucunda da illa ki kasırgalar arasında öyle savrulur halde kalırsın...

Son olarak yalnızca bir film olduğunu..fakat temellerini Tevrattan, İncilden, felsefeden ve uzakdoğu öğretisi olan budizmin mirengi noktalarından aldığını.. kızılderililerin doğaya daha yakın bir sosyal hayat içinde olduklarından elbette budistlerden daha üstün olduklarını..Ve hiçbir öğretiyi ya da zannını Allah'ın vahyiyle kıyaslamamanı hatırlatır, tavsiye ederim...

"Senin düşmanlarının en düşmanı iki taraf arasında bulunan nefsindir."

Hz. Muhammed s.a.v.

Anlayabilecek olan için bir hatırlatma daha yapayım.. Budizm'de varılan son nokta tasavvuftaki (abartmış olmayacağım) ilk basamaktır... Ve filmde görülen o sarı şey O'nun evrende görülen" Kudreti" (enerji diyelim hadi) dir, sadece...

Yani Zat mertebesi değil !...