Sayfayı Yenileyerek ya da Başlığa Tıklayarak Arşivde Dolaşabilirsiniz

Teslimiyet / İslam / "...Bir şey yapılacaksa Hakk Teala en iyisini yapar..."


“>Siz< eğer >gerçekten< tevekkül etmiş olsaydınız, kuşlar gibi beslenirdiniz. Kuşlar sabahleyin kursakları boş olarak yuvalarından çıkarlar, dolu olarak yuvalarına dönerler.”

s.a.v.

"...Bir şey yapılacaksa Hakk Teala en iyisini yapar..."

Abdulkadir Geylani (k.s.)
Açık olan bu noktada, yine bir şeye sıçrarsan, Tevekkül hakkında şu söylenenleri hiç sanki duymamışsın gibi anlamamış olursun..


"... 8- Rabbinin adını an!.. Bütün varlığınla O’na yönel!

9- O, doğunun da batının da Rabbidir. O’ndan başka ilah yoktur. Öyleyse yalnız O’nun himayesine sığın

“Rabbinin adını an…” Rabbinin ismi sensin. Yani kendini tanı ve zikret! Sakın unutma, yoksa Rabbin de seni unutur. Hakikâtini öğrendikten sonra kemalini elde etmeye çalış. “Bütün varlığınla O’na yönel!” Kendini tamamen Allah’a ver, O’ndan başkasından yüz çevir. Bu ayrılma tam olsun ve sürekli tekrarlanan bir alışkanlık haline gelsin.
“O, doğunun da batının da Rabbidir.” Nurunu sende izhar etmiştir, seni var etmekle varlığının ufkunda doğmuştur. Aynı şekilde senin varlığında gizlenmiş, nuru sen de batmış ve seninle perdelenmiştir. “…ilah yoktur…” varlıkta, “O’ndan başka…” Varlıkta O’ndan başka ibadet edilen bir şey yoktur. O, ilktir (evvel’dir), sondur (ahir’dir). Açıktır (zahir’dir), gizlidir (batın’dır). “Öyleyse yalnız O’nu vekil kıl!”… O’nun himayesine sığın. Bütün fiilleri O’ndan görerek kendi fiilinden ve tedbirinden sıyrıl. Böylece senin işin O’na kalır, O, senin işini idare eder, seninle dilediğini yapar ve sen de tevekkül etmiş olursun..."

Muhyiddin İbn Arabi (k.s.)


"...Bir şey yapılacaksa Hakk Teala en iyisini yapar..."

Abdulkadir Geylani (k.s.)
12. ve yehdî : ve hidayete erdirir (ulaştırır)
13. ileyhi : O'na
14. men enâbe : dönen, yönelen kimse (yi)

Rad 27




"Rahmetinin önünde müjdeci olarak rüzgarları gönderen O'dur..." (A'RAF/57)

Şüphesiz ki taneleri ve çekirdekleri yaran Allah'tır. O, ölüden diriyi çıkarır, diriden de ölüyü çıkaran O'dur. İşte Allah budur. O halde nasıl yüz çevirirsiniz? (EN'AM/95)

O damlaların birbirine değmesi nasıl olurdu ? Değmezler birbirlerine !..

Canlarına Azab değince.. Normalden Doğadan Tesadüften uyanırlar. Şu ET gözler bile keskinleşir..

Rahatın Batışı..

Allah Hizmet eder fakat Hizmetçi değildir.

"...Allah zatını sıfatlarla gizlemiştir. Sıfatlarını da işlerle örtmüştür. İlim, irade ile olur. İradeyse hareketlerle ortaya çıkar.

Sanat yapanı sakladı.

Sanat irade ile belirdi. O gizliliği içinde saklıdır. Nimetleri yer yüzünde zahirdir. Kudreti açıktır. Hiç bir şey ona benzemez. O görür ve işitir..."

İbn-i Abbas (r.a.) / Futuhul Gayb / Abdulkadir Geylani (k.s.)


1. ve izâ : ve olduğu zaman
2. el mev'ûdetu : diri olarak toprağa gömülen kız çocuğu
3. suilet : soruldu

1. bi : ile
2. eyyi : hangi
3. zenbin : günah
4. kutilet : öldürüldü

Tekvir 8-9


1. ve lâ tahsebenne allâhe : ve Allah'ı sanma, zannetme
2. gâfilen : gâfil, bilmeyen
3. ammâ (an mâ) : şeyden
4. ya'melu : yapıyorlar
5. ez zâlimûne : zalimler
6. innemâ : sadece, yalnız
7. yuahhiru-hum : onları tehir eder (erteler)
8. li yevmin : o güne
9. teşhasu : (gördüğü şeyin dehşetinden) açık kalır
10. fî-hi : onda
11. el ebsâru : gözler

İbrahim 42


1. kullu : bütün, hepsi
2. nefsin : nefs
3. zâikatu : tadıcıdır
4. el mevti : ölüm
5. summe : sonra
6. ileynâ : bize
7. turceûne : döndürüleceksiniz

Ankebut 57


Dedi ki: «Yıl sayısı olarak yeryüzünde ne kadar kaldınız?»

Dediler ki: "Bir gün ya da bir günün birazı kadar kaldık, sayanlara (Hesap tutan Melekler) sor."

Buyurur: "Ancak az (bir süre) kaldınız, eğer gerçekten bilseydiniz!"

Müminun 112/113/114


Hamd, eşyayı (şeyleri) yokluktan ve yokluğun yokluğundan İzhar eden Allah'adır.

Muhyiddin İbn Arabi (k.s.)