"İlla Allah" sözü Tecelliyi çağırmak için değildir. Hemencecik Allah'ın Tecellisine
atlamak dalmak oynamak oyalanmak Allah'a düşkünlük, Allah'a Aşıklık değildir bilesin..
“...âlemi renk renk boyayan Allah sarhoşuyuz; bağın bahçenin sarhoşu degil” buyurdu!...”
Mevlana Celaleddin-i Rumi (k.s.)
Sanatçıyı (Zat) terkedip, Sanatının (Eser) peşinde olmak.. Sanatının (Sıfat) peşinde koşup, Sanatçıya (Zat) Hayran olmamak.. "İlla Allah" diyenin bu meseleleri düşünmemesi düşünülemez.. Demiyene de zaten O yolda İtibar etme!...
Sanatçıyı (Zat) terkedip, Sanat (Eser/Tecelli/Vasıf/Sıfat) peşinde olanın elinden Sanat çekildiğinde o kişinin durumu o yanlış yönelişi sonucuyla çok kötü olur! Düşeceği Yoksunluğun telafisi bulunmaz! Ki Sanat elinden çekildiğinde o, terki sebebiyle Sanatçıyı da Yok oldu zanneder!...
Portakal başka, Portakal Suyu başkadır. Bu Layık olmayan bir misal olsa da senin Aşkına münasiptir. Çünkü sen Hal diliyle Portakalın bana ne faydası var ki diyip durmaktasın. Ama Suyunu pek iştahlı içip durmaktasın.. Sen hiç Portakalı Zikrettin mi ki Suyunun içinde oluşu sana fayda getirsin...
Aşkın aldı benden beni,
Bana seni gerek seni;
Ben yanarım dünü, günü,
Bana seni gerek seni,..
Aşkın, âşıklar öldürür.
Aşk denizine daldırır
Tecelli ile doldurur
Bana seni gerek seni.
Sofilere sohbet gerek
Ahilere ahret gerek
Mecnunlara Leylâ gerek
Bana seni, gerek seni.
Yunus durur benim adım
Gün geçtikçe artar odum
İki cihanda maksudum
Bana seni gerek seni
Yunus Emre (k.s.)
Hani ben söyleyince kafan almıyorsa, iyice satır satır keyfine gelmeden tekrar oku anla...