Sayfayı Yenileyerek ya da Başlığa Tıklayarak Arşivde Dolaşabilirsiniz

Ebu Hüseyn Nuri'nin kıskançlığı... :)

Naklederler ki bir gün bir ama Allah!Allah! diyordu. Yanına varan Nuri,"Sen Onu ne bilirsin? Şayet bilmiş olsaydın hayatta kalmazdın;" deyip kendinden geçti, şevkinden sahralara düştü, yeni kesilmiş kamışlığa girip burada dolaşmaya başladı.Yerdeki kesik kamışlar ayağına, yanına ve yöresine bata bata yürüyordu, kan revan olmuştu. Vücudundan akan kan damlalarının Allah, Allah kelimelerini nakşettiği görülüyordu. Ebu Nasr Serrac'ın (r.a.) anlattıığına göre Nuriyi buradan alıp evine götürdüklerinde "La ilahe illallah" demesi telkin edildi. "Zaten Ona gidiyoruz ya", deyip canını teslim etti.

***

Allah'ın selamı üzerlerine olsun

Allah göğsünüzü, içinizi ısıtsın sımsıcak yapsın inşaallah kardeşlerim

***

Ey İnsan ! O kerim Rabbine karşı seni aldatan nedir?

(İnfitar suresi; ayet 6)

Yine o vakti hatırla ki biz, meleklere: "Âdem'e secde edin!" demiştik. İblis hariç olmak üzere onlar hemen secde ettiler. İblis cinlerdendi, Rabbinin emrinden dışarı çıktı. Şimdi siz beni bırakıp da İblis'i ve soyunu dostlar mı ediniyorsunuz? Halbuki onlar sizin düşmanınızdır. Zalimler için bu ne kötü bir değişmedir.

(Kehf 18)

***

Ebu Hüseyn Nuri evliya tezkireleri kitabında şöyle takdim edilir...

Ebu Hüseyn Nuri (k.s.)
(Ö,295/907)

Vahdetin meczubu , izzete vurulan nurlar kıblesi , sırlar noktası, hicran derdinin kurbanı, alemin latifi Ebu Hüseyn Nuri (r.a.) çağının biriciği, zamanının rehberi, tasavvuf ehlinin zarif siması ve muhabbet ehlinin şerefli bir kişiliğiydi. Acayip bir riyazeti, makbul bir muamelesi, değerli nükteleri, hoş rumuzları, isabetli fikirleri, şaşmaz bir firaseti, mükemel bir aşkı ve nihayetsiz bir şevki vardı. Onun herkese takdim edilmesinde karar kılan şeyhler ona Kalplerin Komutanı ve Sufilerin Ayı adını vermişlerdi. Ser-i Sakati'nin müridi ve Cüneyd'in akranı olup Ahmed bin Ebu Havari'nin sohbetinde de bulunmuştu...