O öyle bir yazar öyle bir yönetmen ki...
Sana verdiği rolü oynarken repliklerinin idrakine varsan gerçek kendine yabancılaşırsın...
Öyle bir senaryo ki kendini O yönetmene bırakmazsan belki oynayamaz hale gelirsin...
O filmini öyle yönetir ki izleyiciler gerçekle senaryo arasında kalırlar...
Senaryosunun içinde senaryo vardır üç dört film birden izliyorsun olur...
Öyle yazmış yönetir ki oyuncular varla yok arası...
Öyle film ki yönetmen filmi...
Sana verdiği rolün kötülüğünden en profesyonel oyuncu olsan iflahın kesilir rolünü bırakırsın...
Sana verdiği rolün iyiliğinden en profesyonel oyuncu olsan iflahın kesilir setten kaçarsın...
Öyle film ki rolden role girersin...
Öyle gerçek çeker ki filmi bırakman da senaryoya dahildir...
O direkt sana bakar... işine değil...
Öyle yönetmen ki oyuncularına zulmetmez...
Öyle cömert ki tüm filmi oyun dahil tek başına yapabilecekken bizi de var saymış..
Öyle film ki oyuncular perişan... izleyenler perişan...