Allah ruhundan üfledi demek Allah'ın bir vücudu var da RUHu onda demek değil..Sadece ruh ve ruhunun da bir vücudu yani şekli yok..Yani mekandan ve zamandan münezzeh oluşu bir ODAda olmaması yanında nasıl bizim vücudumuz mekanımız ise ODAmız ise işte o manada dahi mekandan münezzeh...Eğer onun ruhuna ruhtur deyip kendi ruhun gibi sınırlı düşünürsen Allah'a haşa bir şekil verme yoluna düşersin ki bu tamamen putperest bir anlayıştır..Allah'ın zatı kesinlikle bir şekilde değildir... her anlamda hem bizim alemimiz olan mekandan hem de vücudumuz olan mekandan münezzehtir..Zaten iyice düşünürsen eğer bir şey mekandan ve zamandan münezzeh ise onun herhangi bir anlamda şekli ve sınırlanması da olmaz..Yani Allah bir vücud sahibide o şekilde mekandan zamandan münezzeh değil..Onun zatı yani ruhu her şekilde şekilden münezzehtir..Yani ruh denilen şey duman ya da teknoloji gerektiren aletler olmadan görünmeyen varlıklar gibi de değildir..Herhangi bir şeyin direkt ya da bir araçla görülmüş olsun herhangi bir şekli varsa bu o şeyin zamana ve mekana bağlı olduğunu gösterir..Mesela bizim ruhumuzda ondan olması açısından şekilli değildir fakat Allah onu sınırlandırmıştır...Bunu da ruhumdan üfledim demesinden anlıyoruz..Yani vücuda tam olarak şekillemedi sadece vücuda üfledi..Üflemek bir varlık vermek anlamına da gelmez..Onun ruhu yanında biz bir nefes gibiyiz her an fanilikle karşı karşıyayız..Çünkü sonradan olduk..Fakat Onun ruhu yani zatı Ondan başka bir şey tarafından verilmediği için sınırlamaya hiç bi şekilde gelemez..Çünkü tesir eden kendisinden başka bir mutlak varlık yoktur..Yaratıcı sadece kendisi olan bir varlığa kim bir şey yaratabilir de onu bağlayabilir..Tektir..Tekliği dahi yanında birileri var da o onların içinde tek kalıyor demek değildir..Böyle olunca tek olması gerçekten tek olması demektir bir zıta muhtaç olmadan..Ve bu tekliğini sonradan yarattığı ve bir benlik verdiği yaratıklarda bozamaz çünkü hepsinin aslı Odur..Ondan başka varlıklar değillerdir varlıkları Ona muhtaçtır ve Ondandır...Ondan herhangi bir şekilde dışarda olmadıkları gibi içinde de değillerdir...Zira Allah iç ve dışla bağlantılı değildir fakat bizim bildiğimiz iç ve dış Ona aittir..Ve Ondandır..Tıpkı ruhun Ondan olması gibi her varolan da Onu bildiği idrak ettiği zaman böyledir...Çünkü herşeyin özünü yani yaratıcısını anlamış olur..Ancak Ona bağlı olarak Onda herşeyden özgür olur kendinde olaraktan değil..Çünkü Allahtan başka bir varlık insanın gözüyle bakıldıında yoktur..Hepsi Ondandır..Ondan gelir ki gelmek fiili de Ondan başka bir varlıktan olmadıı için yine aslında bir yerden bir yere gelmek demek değildir..Herşey Ondan gelir Ona döner..Bu mana da işte Allah dilediğini yaratır ve yoktan yaratır..Yani yarattıklarının vücudu ancak Onun dilemesiyle bir varlık kazanır..Fakat öz olarak tek olmadıkları için varlıkları kendilerinden değil başka bir varlıktandır yani tek olan Allahdandır..Mesela Madde denilen varlık sert olmak özelliğindedir fakat varlığı kendi başına olmadığı için Allah onu istediği hale getirebilir..Örneğin demir demir olmasını ona veren özellikleriyle demirdir..Ama Allah onu mesela eriterek demir olması özelliklerini alır ve demiri yok eder..Demir artık demir olmaz..Ve mesela artık demir olmaması itibariyle de artık yoktur..Ki daha önceden de o demir demir olaraktan yoktu Allah onu sıfatıları itibariyle demir yaptı..Herşey böylece yok gibi olandan yani Allah'ın ruhundan yine Allah'a dönmektedir..Kendisi dediğimiz gibi şekilden ve mekandan her şekilde münezzeh olduu için yok gibidir ama vardır..Ki burda bir yanılgıya düşmememiz için Allah'ımız kuranı keriminde şöyle diyor
mealen
Allah vardır..
Vardır fakat hiç bir şekilde şekillenmez..Ne isim olarak ne vücud olarak bu böyledir..Mesela enerji desek enerji de yok olur..Mesela elektirik enerjidir yok olur kömür enerjidir yok olur..Bunlardan yayılan enerji de yok olur..Ama Allah yok olmaz çünkü Allah işte bu şeyleri var ve yok edendir..Kendisi ise gerçek vardır..İşte bunu yapan ama asla hiç bi şekilde hiç bir şekle kısıtlanmayan kudret ve zat Odur..Göze gelen ya da ruhen hissedilen her var sadece Onun o şeyi var etmesiyle vardır ve ancak Ondan gelirler..Ona dönerler..Bu kendisinin o varlarla şekillendiğini göstermez ancak o var olan şeyler şekiller olarak yaratılır..Yani O şekilenmez o şeyler şekiilenir..Bu sen ve düşüncelerinin ayrılması gibidir..Sen sadece düşüncelerin değilsin ama düşünecelerinde senden ayrı değildir..Fakat sen bir şekil düşündüğünde o şekil olmazsın..Sen sensindir sadece o şekil şekillenir..Ne kadar düşündüğün şekille kendini özdeşleştirsen özdeşleştir yine sen sen olarak varsındır (Ruhun) o şeklin kendisi olmazsın..Şimdi işte bu anlattığımla bağlantılı olarak düşün ki seni de o düşündüğün ve özdeşleştiğin şekli de Allah yaratmaktadır..Ve bunnarın hepsi de herşey de Ondandır..
Ve işte kendisi şekillenmez..Fakat vardır..
Allahı idrak Onun idrak edilemeyeceğini idraktir..
Hz ebu bekr sıddık
selam olsun
İbni arabi hazretlerinden de(selam olsun)bir alıntı yapmam iyi olacak..
Allah, alemin varlığı ve her nefeste yok olup yeniden tazelendiği hakkında ne güzel buyurdu.Bir kesim, belki bir çok kimseler hakkında "Belki onlar her an yeni yaratılıştan şüphededirler" dedi.
Fusus ül Hikem , XII Fass
İbn Arabi (k.s)
İnşaallah yalnızca yaratışına şahit olmak bile yetecektir..
En önemli şahitlik efendimiz s.a.v. in yaratılışıdır..