Kemal ehli bütün makamları ve halleri idrak etmişler ve celalin de cemalin de ötesine geçmişlerdir, böylece onların ne sıfatı ne de vasfı yoktur. Ebu Yezid'e "Bu sabah nasılsın" diye sorulduğunda, "benim sabahım ve akşamım yok; sabah ve akşam sıfatlarla kayıtlanmış olanlara aittir, benimse sıfatlarım yok."
Marifetin aslı ariflerin ulaştığı en son makamdır, yani "la-makam"dır ve Allah şu ayette bu makama işaret eder:"Ey yesrib halkı, makamınız yok"(33:13). Bu makam hiçbir sıfatla kayıtlanmamıştır. Ebu Yezid,"bu sabah nasılsın?" sorusuna verdiği cevapta buna dikkat çekmiştir...
"Sabah" doğu güneşine ve "Akşam" da batı güneşine ilişkindir. Doğu güneşi zuhura, mülk alemine ve şahadet alemine ilişkindir, batı güneşi ise örtülmeye, gayb alemine ve melekuta aittir. Bu makamda arif, "ne doğudan ne de batıdan olmayan zeytin ağacıdır," çünkü hiçbir vasıf bu makamın hükümlerini belirlemediği gibi, bu kimse de onunla kayıtlanmaz. Bu, söz konusu arifin, "O'nun benzeri yoktur"(42:11) ve "Allah, onların vasıflandırdıklarından münezzehtir"(37:180)'e iştirakidir.
Muhyiddin İbn Arabi (k.s.)