Sayfayı Yenileyerek ya da Başlığa Tıklayarak Arşivde Dolaşabilirsiniz

Dünyada bu sebep iplerini, sakın ha, sakın ha… bu başı dönmüş felekten bilme,...



Dünyada bu sebep iplerini, sakın ha, sakın ha… bu başı dönmüş felekten bilme,
Ki felek gibi bomboş ve sersem bir halde kalmayasın; akılsızlıktan çıra gibi yanmayasın!


Rüzgâr Hakkın emriyle ateş olur; her ikisi de Tanrı şarabıyla sarhoş olmuşlardır.


Ey oğul! Eğer gözünü açarsan hilim suyunun da, hışım ateşinin de Hak’tan olduğunu görürsün.


Rüzgârın canı Hak’ka vâkıf olmasaydı, Âd kavmini (müminlerden) nasıl ayırt ederdi?


Hûd, müminlerin bulundukları yerin çevresine bir çizgi çizdi. Rüzgâr, o araya gelince hafif ve lâtif bir halde esiyordu.


Çizgiden dışarıda olanaların hepsini, havada parça parça ediyordu.


Şeybân-ı Râî de sürünün etrafında böyle apaçık bir çizgi çekerdi.


Cuma günü, namaz vakti Cuma namazına gidince kurtlar sürüye saldırmasın, yağmalamasınlar diye böyle yapardı.


Hiçbir kurt, çizgiden içeri girmezdi. Hiçbir koyun da çizgi dışına çıkmazdı.



Mevlana Celaleddin-i Rumi (k.s.)


Mesnevi'den