Sayfayı Yenileyerek ya da Başlığa Tıklayarak Arşivde Dolaşabilirsiniz

Sabır (Alıntı)


Cenâb-ı Hak buyuruyor:

“Ey îmân edenler! Sabredin, sebat gösterin, hazırlıklı ve uyanık olun. Allâh’tan korkun ki başarıya erişesiniz.” (Âl-i İmrân, 200)


Rasûlullah (sav) buyurdular:

“Sabır üçtür: Musîbetlere karşı sabır, kullukta sabır ve günah işlememekte sabır…” (Süyûtî, II, 42; Deylemî, II, 416)


Allâh Rasûlü’nün sabır âbidesi olduğunu gösteren misallerden birini de Müdrik el-Ezdî şöyle anlatmaktadır:

“Babamla birlikte (câhiliye) haccı yapıyordum. Mina’ya gelip konaklayınca bir toplulukla karşılaştım. Babama:

“–Bu cemaat ne için toplanmış?” diye sordum. Babam:

“–Kavminin dinini terk etmiş olan şu kişi için.” dedi. İşâret ettiği tarafa bakınca Rasûl-i Ekrem Efendimiz’i gördüm:

“–Ey insanlar! Lâ ilâhe illallâh deyiniz de kurtulunuz!” diye sesleniyordu.

İnsanlardan kimi O’nun yüzüne tükürüyor, kimi başına toprak saçıyor, kimi de O’na sövüp sayıyordu. Öğleye kadar bu hâl devâm etti. O sırada, yakası açılmış bir kız, içinde su bulunan bir kap ve elinde bir mendil olduğu hâlde geldi. Ağlıyordu. Fahr-i Kâinât Efendimiz kabı alıp sudan içti, elini yüzünü yıkadı. Başını kaldırıp:

“–Yavrucuğum, yakanı başörtünle ört! Baban hakkında, tuzağa düşürülüp öldürülecek ve zillete uğrayacak diye korkma!” buyurdu.

Bunun kim olduğunu sorduk, “Kızı Zeyneb!” dediler.” (Heysemî, VI, 21)


Esma-ül Hüsna (Allah’ın En Güzel İsimleri)

el-Vedûd: Dilediği kulunu çok seven, aşkı ile yanan kullarını seven, salih kullarını sevip onları rahmet ve rızasına ulaştıran ve sevilmeye en çok lâyık olan demektir.


Kısa Günün Kârı

Sözün özü, sabır insanın derûnundaki kıymetli bir hazinedir. Belâ ve musîbetler karşısında en sağlam kalkandır. Allâh Teâlâ’nın râzı olduğu ve büyük mükâfatlar va’dettiği ulvî bir haslettir.


Lügatçe

sebat: Direnme, direniş.
musîbet: Ansızın gelen felaket, sıkıntı veren şey.
Ekleyen: F. Oktay